13.08.2011

Bilim adamları güç ancak acilen çözülmesi gereken bir sorun olan uzaydaki çöpler için öneri üretiyor.


Uzayda, "Dünyanın Alçak Yörüngesi" olarak tanımlanan bölgede, 10 santimetreden büyük boyutta 17 binden fazla nesne bulunuyor.

Bilim adamları, parçaları zincirleme şekılde bırbırıne çarpması ve bır enkaz bulutu oluşmasu endişe ediyorlar.

Ve araştırmalara göre, 850 kilometre yükseklikteki 40 kadar nesnenin ağırlığı da üç tondan fazla. Hareket hızlarına gelince. bu nesneler ağırlıklarına kıyasla oldukça hızlı hareket ediyorlar. Çoğunun hızı saniyede 7 buçuk kilometreye ulaşıyor.

Bu da, dünyanın alçak yörüngesini kullanılamaz duruma getirebilir ve sadece uydular için değil, uzay seferleri için de ciddi bir tehdit haline gelebilir.

Bu nedenle, uzun süredir uzayın temizlenmesi konusunda fikirler geliştiriliyor. Son olarak bir grup bilim adamı, uzaydaki atıkların toplanması önerisini gündeme getirdi.

Önerinin temelinde, iki robot kolu bulunan uyduların devreye sokulması var. Robot kollardan biri, atığın sabit kalmasını sağlarken, diğeri de atığı yörüngeden çıkaracak itici gücü çalıştırmaya yarayacak.

Uzay programları hız kazanırken, uzaydaki çöp yığınının büyümesi kaçınılmaz hale gelmiş durumda. İlerideki olası sorunlardan biri de, bu nesnelerden her birinin binlerce küçük parçaya bölünme potansiyeline sahip olması..

ABD'nin yeni uzay aracı olan "Orion"la astreoidlere astronot indirilebilecek.,


Astronotları, 21 güne kadar sürebilecek uzay yolculuklarıyla asteroidlere veya Mars'ın bir uydusuna taşıyabilecek olan yeni uzay aracı, Denver kenti yakınındaki bir tesiste yeni testlere tabi tutuluyor.

,

Orion, uzayda belirli bir hedef için tasarlanmıyor. NASA'nın verdiği bilgilere göre araç, Uluslararası Uzay İstasyonu'na yönelik seferlerde de kullanılabilecek. Lockheed Martin şirketi yetkilileri, Orion ile, Ay'ın Dünya'dan görünmeyen yüzünde de keşifler yapılabileceğini belirtiyor. Bu araçla, küçük gezegenler olarak da adlandırılan asteroidlere insan indirilebilecek veya Mars'ın bir uydusuna ulaşılarak yörüngeden, uydunun yüzeyindeki bir robot aracın astronotlar tarafından yönlendirilmesi sağlanabilecek.

Kapsülün uç kısmına, taşıyıcı roketin fırlatılması anında veya hemen öncesinde fırlatmanın iptali durumunda, astronotların bulunduğu kapsülü acilen ayırarak kurtaracak bir güvenlik sistemi eklendi

Kaynak

9.08.2011

İnce antiproton kuşağının varlığı kesin olarak tespit edildi.

Dünya'yı sarmalayan antiproton adı verilen ince anti madde kuşağı ilk kez tespit edildi.

Astrophysical Journal Letters dergisinde yayımlanan bilimsel makalede, bu bulguların, dünyanın manyetik alanının anti maddeyi kapana kıstırabileceği teorisini teyit ettiği vurgulandı.

Gözlemi yapan İtalyan ekip, geleceğin uzay araçlarının yakıtı olarak anti maddenin kullanılabileceğini belirtti.

Antiprotonlar, güneşten ve güneş sisteminin ötesinden gelen ve kozmik ışın adı verilen yüksek enerji parçacıklarının doğasını incelemek üzere 2006'da uzaya gönderilen Pamela (Payload for Antimatter Matter Exploration and Light-nuclei Astrophysics) uydusu ile tespit edildi.

Bu kozmik ışın parçacıkları dünyanın atmosferini oluşturan moleküllere çarpıp parçacık yağmuruna yol açabiliyor.

Kozmik ışın parçacıklarının çoğu veya çarpışma sonucu oluşan bu parçacıklar, dünyayı zararlı ışınlardan koruyan simit biçimli manyetik alanlar olan Van Allen kuşakları tarafından yakalanıyor.

Pamela uydusunun hedefleri arasında, çokça bulunan normal madde arasındaki proton ve helyum atomunun çekirdeği gibi az sayıdaki anti madde parçacıklarını tespit etmek bulunuyor.

Makaleye göre, Pamela uydusu Güney Atlantik bölgesinden geçerken, anormal bir şekilde, normal parçacık veya kozmosun bir başka yerinden geldiği sanılan onbinlerce kat daha fazla antiproton tespit etti. Bunun Van Allen kuşaklarına benzer antiproton kuşaklarının kanıtı olduğunu belirten İtalyan bilim adamları, bu kuşağın dünyanın yakınındaki en büyük antiproton kaynağı olduğunu kaydettiler.

Araştırmada yer alan Bari Üniversitesi'nden Alessandro Bruno, kıstırılan antiprotonların, atmosferin bileşenleriyle etkileşime girdiğinde özellikle alt tabakalarda ortadan kaybolduklarını belirterek, birkaç yüz kilometre irtifanın üzerinde bu kaybın belirgin şekilde azaldığını, üst tabakalarda çok daha fazla miktarda antiprotona rastlandığına işaret etti.

Gözlemlerinin en önemli bölümlerinden birinin antiprotonların harika bir enerji kaynağı olduğuna dikkat çeken İtalyan bilim adamları, bunların, benzinin yanmasıyla ortaya çıkan bir kimyasal tepkimeden 10 milyar kat daha fazla enerji ürettiklerini kaydetti.

kaynak